Öğrencilerimizin Görüşleri

Bence iyi bir eğitim kurumunu diğerlerinden ayıran, yani fark yaratan şey; ne etrafını saran süslü duvarları, ne boğaza nazır manzaralı derslikleri, ne yayla gibi büyük kantinleri, ne de son model araç filosudur. İyi bireğitim kurumunu diğerlerinden ayıran, yani fark yaratan sihir, kesinlikle bünyesinde barındırdığı nitelikli eğitmen kadrosudur. Benim için Beşiktaş Sürücü Kursu = Mustafa Tekin Hoca demektir. Hani hayatta bazı insanlar vardır, işlerini severek yapan insanlar.Ona sımsıkıya sarılıp, tutkuyla bağlanan insanlar. Yaptığı şey artık işi değil de sanki hobisi gibi olmuş, onu yaparken keyif alan, size de aynı keyfi aldırtan insanlar. İşte Mustafa Tekin Hoca’da kesinlikle o şanslı, güzel insanlar grubundan. Şimdi tekrar düşündüm de, benim de bu kadar şanslı hissettiğim an, Google’da Beşiktaş sürücü kursu diye yazıp, Kendimi Şanslı Hissediyorum butonuna tıkladığım andı. Hemen siteye girdim. Akabinde telefona sarıldım. Telefon çaldı ama açan olmadı. Aradan 2 dk bile geçmeden Mustafa Hoca geri dönüş yaptı. Sorularıma takılmadan, insana huzur ve güven veren bir ses tonu ile tek tek cevap verdi. Kayıt işlemleri için kursun müdürüne yönlendirdi. Müdür kişisel eğitim programım için en uygun tarihi ayarladı ve beni motosiklet derslerinin verileceğiAkatlar’daki trafiğe kapalı eğitim alanına yönlendirdi. Mustafa Hoca’yı ilk kez orada, eğitim alanında gördüm. “Gel bakalım Ali, önce güvenlik” dedi. Kendi elleri ile özenle, önce dizlikleri bağladı, sonra zırhlı yeleği giydirdi, yeleğin düğmelerini kapatmadan önce ders süresince iletişim kurmamız için kulaklıklı telsiz tesisatını kurdu. Son olarak o meşhur atom karınca kaskını taktı. Bu giyinme ritüeli kursun ilk günden son güne kadar bu şekilde devam etti. Beni güvende hissettiren bu güvenlik ekipmanları mıydı, yoksa Mustafa Hoca’nın her aşamada yanımda olduğunu bilmek mi tam olarak emin değilim. Ama emin olduğum bir şey varsa oda Mustafa Hoca’nın, boş bir bardağı, damla damla doldurur gibi öğrenmem gereken çok sayıda bilgiyi, tane tane zihnime işlemesiydi. Sol el dört parmak, sağ el iki parmak, ne yapıyoruz hep ileriye bakıyoruz. Ve daha bir sürü şey spoiler verip tadını kaçırmayayım şimdi. Scooter, 125 cc sport bike derken 200 cc super suport.. Oh evet hatırlıyorum o 200cc lik emektar’a ilk kez bindiğim gün aklıma geldi şimdi. Gaz koluna dokununca uçup giden o canavar yok mu? Sanırım sinirle kontağı kapatıp, bir hışımlamotordan inip başımdaki kaskı fırlatıp, ağzımda tükürükler saçarcasına bağıra çağıra “Hocam yok ya bu olmamış! Bunu yapamamışlar!Gaz verince uçup gidiyor bu alet olmamış bu! Bu bozuk valla! Ehlileştirilmemiş bu!” gibi bir şeyler saçmalamıştım galiba. O anlarımı düşündükçe hala kendime gülüyorum. Mustafa Hoca’nın sakinliğini koruyup, sonra beni de sakinleştirip, aslında ehlileştirmem gerekenin motor değil, kendim olduğunu ifade edişi ve gaz kolunu nasıl kullanmam gerektiğine dair, ev yapımı limonata tarifini hafızama kazıdım bir kere. Mustafa Tekin’i sana nasıl anlatabilirim ki? Bunu kendin tecrübe etmelisiniz. Kimse bayramın ikinci, üçüncü ve dördüncü günü tek bir öğrencisi için o kavurucu sıcaklar altında saatlerce beklemez. Yada İstanbul’un hüngür hüngür ağladığı yağmurlu bir pazar gününe uyanıp, kimse üzerinde yağmurluk, bir elinde şemsiye, o küçücük kulübenin önünde bekleyip, zorlu hava şartlarında nelere dikkat etmen gerektiği konusunda sana direktif vermez. Onunla Trafiğe güvenle, paniklemeden çıkabilirsin. Çünkü gözü kulağı hep sendedir.Nerede durman gerektiğini gösterir.Nerede gaz vermen gerektiğini, vites arttırman gerektiğini, virajlara nereden girip nereden çıkman gerektiğini ve daha bir çok tekniği sana canlı canlı yaşayarak tecrübe ettirir. Sınavın korkulu rüyası sekiz çizmek onun eğitimi ile sadece 45 saniye sürer. Sınav günü parkurdaki öğrenciler ikiye ayrılır. Mustafa Tekin’in öğrencileri ve diğerleri. Teklemeden tam not alan hep onlardır. Ve mezun olursun. Sonra sana sürücü belgeni alabilmen için gerekli olan sertifika ve evrakları teslim eder. Trafik Şube’ye gider başvurunu yaparsın üç gün içinde sürücü belgen eline ulaşır. Tebrikler artık belgeni de aldın. Kim Tutar seni! Tabi ki Mustafa Hoca. Ama macera daha yeni başlıyor. Mustafa Hoca seni öyle hemen trafiğe çıkartmaz. Önce hayalini kurduğun ve fiziğine en uygun motosikletiseçmende sana yardımcı olur. Bağlantılarını kullanarak piyasa şartlarının çok altında bir fiyata satın almanı sağlar. Kendi elleri ile motoru teslim alır. Eğitim alanının kapalı garajına çeker. Motoruna kendi gözü gibi bakar. Doğru ve kaliteli bir ekipman sahibi olman için seni motoru ile alır ekipman alışverişinde de yalnız bırakmaz. En kaliteli ekipmanlarıen uygun fiyata alabileceğin yerlere seninle beraber gider. Kask, mont, dizlik, eldiven ve ihtiyacın olan diğer şeyleri yılların verdiği tecrübe ile kendi elleriyle seçer. Üzerinde dener. Sonra sen, ilk kez kendi ekipmanınla, kendi motoruna binersin. Aynıparkuru,motoruna tam olarak alışana kadar tekrar tekrar trafiğe kapalı alanda turlarsın. Hazır olduğunda Mustafa Hoca önde sen arkada trafiğe çıkarsın. Beşiktaş, Ortaköy, Bebek turlarsınız. Çıkmadığınız yokuş, girmediğiniz sokak kalmaz. İnsan oğlu kuş misali derler ya az önce Beşiktaş’taydın şimdi ise Rumeli Fenerinde deniz manzaralı sucuklu yumurtalı pazar kahvaltısı sofrasında. Tebrikler! Yuvadan uçmaya hazırsın artık. Şimdi mezun oldun işte. Mustafa Hoca’nın içi rahat gözü arkada değil. Son kez vedalaşırsın Mustafa Hocanla. Aradan biraz zaman geçer telefonuna “Sucuk ekmeğini kap gel bu Pazar mangal partisi var” diye bir mesaj gelir. Atarsın sucukları çantaya, atlarsın motoruna, doğru eğitim alanına. Bi bakarsın oda ne. Senin gibi onlarcası orda. Mustafa Hoca seni karşılar, motorunu park eder, Motorlarsıra sıra dizilmiş. Sucuklar mangalda cızz bızz.. Doktorundan, avukatına, bankacısına, öğrencisine, bilgisayar programcısından, sporcusuna her sektörden senin gibi mezunlarla tanıştırır Mustafa Hoca seni. Sucuklar arkada pişerken kendini koyu bir muhabbetin içinde bulursun. Zaman hızlıca akıp gider. Hava yavaş yavaş kararmaya başlar. Sözler verilir havaların ısınmasıyla Alplere seyahat planları yapılır. Yeni arkadaşlar edinilir. Telefonlar kayıt edilir. Mangal söndürülür. Kalan sucuklar pisiye verilir. Başka bir organizasyonda tekrar görüşmek üzere sözler verilir yeniden. Mustafa Hoca motorunun zincirini yağlar, seninle vedalaşır ve seni içi rahat bir şekildeeve gönderir. Sonra sende eve gelirsin ve onun hakkında iki satır not düşersin buraya. İyi ki varsın Mustafa Tekin. Sizi çok seviyorum.

İlk cümleme, kursa ilk başladığım zamandan itibaren bana motivasyonuyla, inancıyla, bilgileriyle ve sabrıyla sonsuz desteğini veren Mustafa hocama teşekkür ederek başlamak istiyorum. Daha önce hiç motor sürmemiş olmama rağmen bana motor kullanmayı çok kısa bir zamanda öğretti. Sınavdan önceki bütün gereksiz endişelerime rağmen veya bir ara motorla küçük sorunlar yaşamama rağmen hiçbir zaman inancını yitirmeyerek bana destek verdi. Bütün bunların dışında diğer öğretmenlerin de cana yakınlıkları kurs esnasında pozitif etki yarattı. Eğer sizde kurs araştırıyorsanız ve şu an bu metni okuyorsanız inanın doğru sayfadasınız. Hem kendi çevreme hem sizlere BeşiktaşMTSK’ yi tavsiye ediyorum. Her şey için teşekkür ederim hayalime bir adım daha yaklaştırdınız !

Motosiklet üzerinde olmanın ne kadar zevkli olduğunu ve zaman tasarrufu sağladığını artçı olduğumda öğrendim. Bu kadarıyla yetinmeyip kesinlikle kullanmam lazım dediğimde araştırmalarım sonucu karşıma güçlü referanslarıyla Beşiktaş Sürücü Kursu ve Mustafa Tekin çıktı. Çok hızlı dönüş aldım, hemen kayıt oldum, aynı hafta derslere başladım. Sınavı da başarıyla tamamladım. Mustafa Hoca sempatik, konuşkan, motive edici ve teknik detayları kolay anlaşılır şekilde anlatıyor olmasının dışında motosiklet kullanırken dikkatli olmanın ne kadar önemli ve ciddi bir konu olduğunu dersler süresince her zaman hissettirmiştir. Verdiği detaylar hayat kurtarır! Mustafa Hoca candır! Mustafa Hoca dışında eğitim alanında bulunan Beşiktaş Sürücü Kursu’nun diğer hocaları da hep çok yardımcı ve motive edicidir! Şiddetle tavsiye ederim J

Motosiklet ehliyeti almak için araştırmalar yaparken görüştüğüm birçok sürücü kursunun motosiklet ehliyeti için eğitim vermemesi bir hayli enteresandı. Sonrasında bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine Beşiktaş Motorlu Sürücü Kursunu buldum. Biraz geç kalmışım ama! Çünkü motosiklet ehliyet sistemi değişmiş, a1 sınıfı, a2 sınıfı, a sınıfı motosiklet ehliyeti diye sınıflara ayrılmış, ama en güzel yanı scooter ehliyeti için scooterla, vitesli motosiklet ehliyeti almak istiyorsan vitesli motosikletle sınava girmemiz. Ayrıca B sınıfı ehliyetim olduğu için yazılı sınava da girmedim. Sadece direksiyon sınavına girerek ehliyetimi cebinize koydum. Neyse fazla uzatmayayım, kaydımı yaptırdıktan sonra eğitimlerimize başladık başlangıç eğitimi, trafik eğitimi, yol eğitimi derken şimdi kendi motosikletimle yollardayım. Emeği olan herkese teşekkür ederim, en çokta Mustafa TEKİN hocama… Düşünmeden kendinizi mustafa hocaya teslim edin ve gerisini merak etmeyin.

Bisiklet bile bilmeden bana 50 yaşımda 1 ayda motosiklet kullanmayı öğretip ilk sınavda da ehliyet almamı sagladı , bu güvenle yazın Yunan Adalarında hep motosiklet üzerindeydim … İlk defa bu kadar keyif aldım tatilden… Teşekkürler Beşiktaş Sürücü Kursu. Tavsiye ederim, Mustafa Hocayla asla geç değil

Uzun araştırmalarım sonucunda hem motosiklet eğitimi ve motosiklet ehliyeti olan Beşiktaş Motorlu Taşıtlar Sürücü Kursunu buldum evraklarımı hazırlayıp kaydımı yaptırdım. Bir hafta sonrasında Etiler Akatlar’daki eğitim alanında buluşmak üzere kurumdan ayrıldım. Eğitim alanını şöyle hayal edin, Uzaktan ateşte yanan odunun kokusunu almaya başlıyorsunuz. Yaklaştıkça çocukluğunuzu anımsatan, tahta çıtırtılarının sesini duyuyorsunuz… İçinize mutluluk, yüzünüze gülümseme kaplıyor…  Eğitim alanında hoş buluyorsunuz . Herşeyden önce güvenlik diye başlıyor konuşmaya eğitmen Mustafa TEKİN. O kadar işine aşık ki… O kadar samimi, o kadar bilgili ve bi o kadar mütevazi ki… Kendinizi güven içinde kendisine teslim ediyorsunuz… Önce ve her zaman korumaları takmaya başlıyorsunuz… Sonra motoru sevdirme, denge ve teknikleri anlatma seansları… Korkunun keyfe dönüştüğü anlar.. Çay ve simit molaları… Çoook güzel dostlar.. Samimiyetle paylaşılan tecrübeler, anılar,ve hava koşulları ne olursa olsun bitmek bilmez sabır, özveri ve güven… Bir saniye bile düşünmeden herkese…. Yaşlısından gence… kadınından erkeğine tavsiye edebileceğim.. Güven, mutluluk ve huzur bulduğum bir mekan. Mustafa Hocam, emeginiz, sabrınız, saygınız ve dostluğunuz icin çok teşekkür ederim. Umarım hersey gönlünüzden geçtiği gibi olur. Motosiklet eğitimi için doğru adres.

Genelde herkes önce kullanmayı öğrenir, motorunu sonra alır. Motor almaya karar vermemle motorun (scooter Honda PCX 125) satın alma işlemlerinin bitmesi arasında sadece 1 hafta var. Ama şöyle bir sorun vardı, ne motosiklet ehliyetim, ne de kullanmayı denemişliğim vardı. Bir tanıdık vasıtasıyla yazıldığım “X” sürücü kursuna gittim ve direkt vitesli motora bindirildim. 2. derste kukalar arasından geçmem ve 8 çizmem istendi, ki daha motorun üzerinde bile duramıyordum. İki dersi tam 7 düşmeyle tamamladıktan sonra kursla yollarımızı çok da hoş olmayan bir biçimde ayırdık ve ben motoru satmam gerektiğini düşünmeye başladım. Neyse ki kendime bir şans daha verip, bir daha denemek için eğitim alternatifi aramam sırasında, internette Beşiktaş Motorlu Taşıtlar Sürücü Kursu ve eğitmeni Mustafa TEKİN’e rastladım. Onun yanına gidip, derse başladığımda “eğitim” ile “eğitim” arasında nasıl devasa bir fark olduğunu gördüm. Mustafa benim eğitimime önce scooter ile başladı ve ne zaman ki onu tedirgin olmadan kullanmaya başladım, ancak o zaman vitesliye geçiş yaptırdı. Her şeyi en ufak detayına kadar anlatıp, yaptığım en ufak hata bile gözünden kaçmadı Buradaki eğitimin bana göre en önemli artılarından biri de, eğitimlerin (son 1-2 ders haricinde) sınav pistinde yapılmıyor olması. Yol içindeki özel motosiklet yolunun dışında, normal yola da geçiş yapmak, (yoğun olmasa da, yanınızdan araçların geçmesi, yan yollardan çıkan araçların olması) ileride trafiğe çıktığınızda bocalamamanız için çok önemli. Özetle, o motorun üzerinde duramayan ben, sınavı tek seferde aldım 😉 Mustafa TEKİN’e ve Beşiktaş Sürücü Kursu‘na teşekkürlerimle 😉

Uzun soluklu bi motor hikayesinden sonra; bu iş arkadaş eş dost ile olmaz deyip; disiplinli ciddi ve öğretme yeteneğine sahip bir kurum arıyordum; Beşiktaş Sürücü Kursu ve onların eğitmeni Mustafa Hocam çıktı karşıma; ufak tefekliğime karşın büyük racing motorlar kullanmak istediğimden pek çok adımımda cesaret vermek yerine cesareti bitirmek tarzında çalışan eş dost arkadaş grubunun aksine; istediğim gibi kullanabileceğimi hissettiren ve bana özel eğitim veren kişidir Mustafa Hoca. Öğrenmek ve öğretmek başlı başına bir şeye karşıdaki kişi kadar inanmak demektir. ben ne kadar inanıyorsam o kadar inandı Mustafa Hoca da ; nasıl yapılamayacağını değil nasıl daha iyi olacağını anlattı. Yaklaşık altı dersin sonunda kendimi semtin sokaklarında buldum. Yıllardır ; içimde zincirlenmiş motosikletimle özgür olabilme yeteneğinin akacağı yöne yol veren bu tutkulu aşkı gerçeğe döndüren Mustafa Hocam’a çok teşekkür ediyorum. Her motoruma bindiğimde kaskın camını açıp rüzgarın çimenlerin özgürlüğün ve cesaretin kokusunu ciğerlerime çektiğimde bu yolda bana yardımcı olanlara sevgimi göndereceğim. Şşimdi bana speedy gonzales diyor; tabii çünkü hikayemiz bu kadarla kalmayacak; en iyiye giderken de gerekli eğitimi ve arkadaşlığı alacağım kendisinden ve orada bulunan tüm diğer eğitmenlerden. Gaz kesmek yok yola devam 😉

Beşiktas Sürücü Kursu‘nu ve tabiki harika eğitmeni Mustafa Hocayı motosiklet ehliyeti almaya karar verince internet üzerinden buldum. Motosiklet ehliyeti yazınca karşıma ilk kendisi çıktı, tanıştıktan sonra ilk çıkmasının nedenini anlamış oldum. Motosiklet kullanma eğitimi ile ilgili bilgisi, tecrübesi,  eğitimlerde ve eğitim dışında öğrencileriyle ilgilenmesi (kendisi üşenmeden bütün sorularıma cevap vermekle kalmadı ilk motorumu almaya da üşenmeden gelip gününün önemli bir kısmını benim motor almam için harcadı.) açıkcası beni şaşırtmıştı. Şuan 2. Motorumu aldım ve motor ehliyetimde 1. Yaşını devirdi, bu dönemde motosiklet dersi ve ehliyeti almaya niyetlenen bütün arkadaşlarımı Mustafa’ya gözüm kapalı yönlendirdim ve sağ olsun daha yüzüm kara çıkmadı. Hala yolum düştüğünde kendisine uğrarım. Son olarak şunu yazmak istiyorum “Mustafa HOCAAAAAA; bir ilkokul öğretmenim bir de sen. Başka tanımam.”